Kocaeli
Açık
13°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
Kocaeli Haberdar Siyaset PKK'nın 'fesih' kararı: Gerçekten bir sevinç mi yoksa tehlikeli bir tuzak mı?

PKK'nın 'fesih' kararı: Gerçekten bir sevinç mi yoksa tehlikeli bir tuzak mı?

PKK'nın "fesih" kararı, "sevinç" mi yoksa "en büyük saldırı" mı? Açıklama metni, ihtiyatlı iyimserlik ve şüpheleri beraber getiriyor; gerçek plan ise Türkiye'nin bölünmesi olabilir.

2 Dakika
Okunma Süresi

PKK'nın kendini feshettiğine dair açıklaması, beklenmedik bir tartışmayı ateşledi. Bazı kesimlerde "ihtiyatlı bir iyimserlik" hakimken, diğerleri bu açıklamayı Türkiye'ye yönelik en büyük saldırı olarak değerlendiriyor. AKP, MHP ve DEM partisi yetkilileri ise karşıt görüşleri "barışa karşı olmak"la suçluyor.

İki Zıt Görüş

Açıklamaya verilen tepkiler oldukça farklılık gösteriyor. Bir kısım kamuoyu, PKK'nın bu adımını olumlu karşılayarak, barış umudunu dile getiriyor. Ancak diğer bir kesim, bu açıklamanın ardındaki gerçek niyetlerden şüphe duyuyor ve bunun Türkiye için ciddi bir tehdit oluşturduğunu savunuyor. Bu durum, toplumsal bir ayrışmayı da beraberinde getiriyor.

Dış Kaynaklı Terör Örgütleri ve Türkiye

Türkiye, uzun yıllardır dış kaynaklı terör örgütleriyle mücadele ediyor. Rum EOKA'dan sonra ASALA, ardından da PKK ortaya çıktı. Bu örgütler farklı kimlikler kullansa da, aynı güçlerin maşası olarak hareket ettiler. FETÖ örneği de, bu dış müdahalenin boyutlarını gösteren önemli bir vaka olarak tarihe geçti. PKK'nın olası "feshi" bile yeni örgütlerin ortaya çıkabileceğini ve Türkiye'nin kaynaklarının tüketilme çabalarının devam edeceğini gösteriyor.

AKP Döneminde PKK'nın Gelişimi

2002'den bu yana PKK, iç ve dış politikalar nedeniyle güç kazandı. Irak'ta hakimiyet alanı kurdu, Suriye'de ise ABD desteğiyle silahlı bir güç haline geldi. Türkiye'deki operasyonlar örgütü zayıflatırken, militanlar Irak ve Suriye'deki kollara katıldı. Bu gelişmeler, PKK'nın mevcut durumuna giden yolu aydınlatıyor.

Gerçek Plan ve PKK Bildirisindeki Sorunlu İfadeler

Emperyal güçlerin amacı, PKK'nın Suriye kolunu devletleştirmek ve Türkiye kolunu dağdan Meclise çekerek ülkeyi federasyona dönüştürmek. Sonrasında ise referandumla ülkeyi bölmek veya iç savaş çıkarmak hedefleniyor. PKK bildirisi, örgütün terörist değil "meşru bir özgürlük hareketi" olduğunu iddia ediyor ve Lozan Antlaşması'nı reddediyor. "Demokratik Siyaset" adı altında dile getirilen talepler ise henüz net değil, ancak Suriye'deki örneği takiben Türkiye'de de "statü" kazanılması hedefleniyor. Bildiride, örgütün tüm kollarının feshedilmediği açıkça görülüyor.

Türkiye'nin Tepkisi

Cumhurbaşkanı Erdoğan, açıklamanın tüm uzantıları kapsadığını belirtse de, bildiri metninde böyle bir ifade bulunmuyor. Suriye kolu lağvedilmediği sürece, PKK kendini feshetmiş sayılamaz. AKP ve MHP'nin önceki "şartsız teslim olma" söylemleriyle, şimdiki "demokratik düzenleme" söylemleri arasındaki çelişki dikkat çekiyor. Türkiye'nin PKK bildirisindeki "silah bırakma" haricindeki tüm ifadeleri reddetmesi gerekiyor. Türk milleti, vatanın bölünmesine ve cumhuriyetin yıkılmasına yönelik oyunlara kanmayacaktır.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *