12-18 Mayıs Dünya Tuza Dikkat Haftası kapsamında Kocaeli Şehir Hastanesi Nefroloji Uzmanı Prof. Dr. Erkan Şengül, aşırı tuz tüketiminin kronik böbrek hastalıklarının başlıca nedenlerinden biri olduğunu açıkladı. Prof. Dr. Şengül, bu hastalığın sadece böbrekleri değil, kalp-damar sistemini, metabolizmayı ve genel yaşam kalitesini de olumsuz etkilediğini belirtti.
Günlük Tuz Tüketimi Önerisi
Günlük önerilen tuz tüketimi 4-6 gram iken, 2010 SALTURK çalışmasına göre Türkiye'de bu miktar ortalama 18 grama kadar yükseliyor. Bu, önerilen miktarın neredeyse üç katına denk geliyor. Özellikle obez bireyler, yaşlılar ve düşük eğitim seviyesine sahip kişilerde tuz tüketiminin daha yüksek olduğu gözlemleniyor.
Hazır Gıdaların Rolü
Prof. Dr. Şengül, hazır soslar, cipsler, tuzlu kuru yemişler, turşu, salça, işlenmiş gıdalar ve restoran yemeklerinin günlük tuz alımının yaklaşık %80'ini oluşturduğunu vurguladı. Bu nedenle, bu gıdaların bilinçli ve ölçülü tüketilmesi büyük önem taşıyor.
Evde Alınabilecek Önlemler
Evde alınabilecek basit önlemlerin sağlık üzerindeki büyük etkisine dikkat çeken Prof. Dr. Şengül, yemeklere tuz eklerken ölçülü olunması, sofradan tuzluğun kaldırılması ve yüksek tuz içeren ürünlerden uzak durulması gerektiğini belirtti. Bu önlemler, hipertansiyonun önlenmesi ve kalp-böbrek sağlığının korunması için son derece önemli.
Farkındalık Çağrısı
Prof. Dr. Erkan Şengül, Dünya Tuza Dikkat Haftası boyunca vatandaşları tuz tüketimlerini gözden geçirmeye ve sağlıklı yaşam için gerekli önlemleri almaya davet etti. Aşırı tuz tüketiminden kaynaklanan sağlık sorunlarının önlenmesinde bireysel farkındalığın ve bilinçli beslenmenin büyük rol oynadığı vurgulandı.