12 Eylül darbesinin yıkıcı etkileri bugün bile sürerken, geçmiş siyasi olayların incelenmesi, Türkiye'nin siyasi tarihine dair önemli ipuçları sunuyor. Eski siyasetçilerin askeri darbelere karşı gösterdikleri kayıtsızlık, 27 Mayıs ve 12 Eylül darbelerinin öncesinde de gözlemlenmiştir.
1950 Seçimleri ve Demokrat Parti'nin Yükselişi
1950 seçimlerinde Demokrat Parti'nin (DP) ezici zaferi, Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) çoğunluk sistemine olan güveninin kırılması anlamına geliyordu. DP, yüzde 55,2 oy oranıyla 416 milletvekili çıkarırken, CHP sadece yüzde 39,6 oy oranıyla 69 milletvekiliyle yetinmişti. Sonraki yıllarda DP'nin oy oranı artarken, CHP'nin oylarında düşüş yaşandı. Ancak 1957 seçimlerinde DP'nin oy oranında düşüş gözlenirken CHP’nin oyları yükselmeye başladı.
9 Subay Olayı ve Faruk Güventürk
Siyasi tarihçiler, 9 Subay Olayı'nın Ordu içinde yaşanan gelişmelerden sadece biri olduğunu vurguluyor. Yarbay Faruk Güventürk ve diğer 8 subayın yargılanıp suçsuz bulunması, ileride yaşanacak olaylar için önemli bir ayrıntı oluşturmaktadır. Faruk Güventürk'ün 27 Mayıs darbesinde yer almaması da dikkat çeken bir noktadır.
Faruk Güventürk: Bir Askerin Portresi
Korgeneral Faruk Güventürk, geniş bir okuma yelpazesine sahip, konuşmayı seven ve Atatürkçü bir asker olarak tanınıyordu. Komünizm, sosyalizm, faşizm ve Nurculuk gibi konular hakkında derin bilgiye sahipti. Askerliğin yanı sıra yazarlık da yapan Güventürk'ün “Sarmaşık” adlı eseriyle başlayan geniş bir bibliyografyası mevcuttur.
12 Mart Muhtırası ve Sonrası
1971'deki 12 Mart Muhtırası, Milli Demokratik Devrim düşüncesinin önlenmesi amacıyla gerçekleştirildi. Bu muhtıra sonucunda birçok subay ordudan uzaklaştırıldı. Muhtıranın ardından Kandıra doğumlu Prof. Dr. Nihat Erim başbakan oldu ve "Reform Hükümeti"ni kurdu. Erim'in başbakanlığı, ülke için bir umut ışığı olarak algılanmıştı.
“İçinden Kandıra Geçen Yazılar”
Yazarın, çocukluk yıllarından beri tanıdığı Nihat Erim ve Turan Güneş ile ilgili anılarını ve düşüncelerini içeren “İçinden Kandıra Geçen Yazılar” adlı kitabı, bu döneme dair daha detaylı bilgi edinmek isteyenler için önemli bir kaynak niteliğindedir. Kitap, Kandıra'nın siyasi tarihine de ışık tutmaktadır.
