Çiler, konuşmasına ünlü bir düşünürün sözüyle başlayarak, ekonomik fırtınaların şiddetine rağmen sosyal belediyeciliğin halk hizmetinden vazgeçmeyeceğini vurguladı. "Fırtınanın şiddeti ne olursa olsun, martı sevdiği mavi denizden asla vazgeçmez," diyerek, sosyal belediyecilik yapanların halktan, hizmetten ve daha iyi bir yaşam sunma hedefinden asla vazgeçmeyeceğini belirtti.
Asli Görev Olmasa da Yerel Yönetimlerin Sorumluluğu
Çiler, sosyal belediyeciliğin asli görev olmasa da, sosyal devletin eksik kaldığı yerlerde bu boşluğu kapatmanın yerel yönetimlerin sorumluluğu olduğunu ifade etti. Enerjinin başka alanlara da yönlendirilebileceğini ancak sosyal sorumluluğun da göz ardı edilemeyeceğini vurguladı.
31 Mart Başarısının Sorumluluğu
31 Mart seçimlerinde Türkiye'de birinci parti olmanın gururunu yaşayan Çiler, bu başarının daha fazla çalışmayı gerektirdiğini belirtti. Belediyelerin kentlere değer katsa da aynı zamanda en çok eleştirilen kurumlar olduğunu kabul ederek, değerlendirmeyi halka bıraktı ve bir arada yaşamanın önemini vurguladı.
Hepimizin Gözyaşı Aynı
Çiler, dil, ten rengi gibi farklılıklara rağmen, herkesin duygularının ortak olduğunu ve birlikte güzel işlere imza atmanın önemini dile getirdi. "Hepimizin gözyaşı aynı, hepimizin duyguları ortak," sözleriyle birlik ve beraberlik mesajı verdi.
Hizmet Artık Ayağınıza Geldi
İş dünyasından geldiğini belirten Çiler, sürdürülebilir projeler üretmenin zorluğuna değinerek, yeni projenin devamının geleceğine ve hatta yeni sürprizlerin olacağına olan inancını dile getirdi. Hizmetin artık vatandaşın ayağına geldiğini belirterek, başkan ve emeği geçen herkese teşekkür etti. Sağlıklı, mutlu ve değişen bir Derince için herkesi kutladı.